İstanbul’dahi aktif 29 yaşındaki Hüseyin Güvenaltun, 2 asılsız alımlı amacıyla 3 kamer evvel doktora gitti. Güvenaltun’un dişlerinden biri çekildi, kırık ve geçersiz olan ayrıksı dişine ise iltihap geliştiği üzere merhem tedavisi uygulandı. Sökel, ağrısının geçtiğini fikren baştan doktora gitmedi. İhmal edilen fay diş dilin sol tarafında kötü oluşmasına illet oldu. Üzücü yavaş yavaş kansere dönüştü ve geç kalındığı amacıyla boynundaki lenflere sıçradı. Ağrıdan uyumakta ve konuşmakta zorlanan, yemek yiyemeyen Güvenaltun, 10 Ocak’taki nişanından aynı bölüm geçmiş 6 saatlik operasyonla dilinin yüzdelik 80’i alınarak kanserden kurtuldu.

KORKTUĞU İÇİN DOKTORA GİTMEMİŞ

Dilindeki zehir büyüyünce peltek mütekellim, S’leri söyleyemeyen, kolları moraran ve gözleri kanlanan Hüseyin, doktordan korktuğu için gitmediğini söyledi. Bu süreçte 6 kilogram veren Güvenaltun, dilinin şişman benzeri kısmı alındığı için lal ahiz duyusunu iri oranda kaybetti. Ölümden dönen tüvana âdem bundan sonraki hayatında da konuşmakta ağırlık çekecek.

3’ÜNCÜ RÜTBE DİL KANSERİNE YAKALANDI

3’üncü basamak şalter kanseri teşhisi konulan Güvenaltun, ameliyatla sağlığına kavuştuktan sonradan yeryüzü çokça hamburger yemeyi özlediğini tabir etti. Hastaneden taburcu edilen Güvenaltun, geçmiş işe başlayacağını peşi sıra bile ertelediği nişanını yapacağını dile getirdi.

10 OCAK’TAKİ NİŞANI ERTELENDİ

Hüseyin konuşmakta zorlandığı amacıyla hastalık sürecini anlatan annesi Hatice Eryılmaz, “Oğlumun 2 dişi çürüktü, biri çekildi diğerine yangı olduğu üzere doktor ilk otama vermiş, sonradan çekelim demiş. Oğlum da ağrısı geçince dişin çekilmesi amacıyla gitmemiş. Diş gitgide kırılıp, dilini kesmiş, oğlum zarif diye önemsemedi. 1 aydan sonraları ızdırap iyileşmeyince tığ dahi rahatsız olduk amma oğlum geçeceğini söyledi. Dildeki çığlık büyüdü, konuşmakta, yemede, içmede sarp çekiyordu. Ağrılarından kıran sürekli analjezik kullanıyordu. Oğlum biraz ihmalkar davrandı. Haddinden Fazla korktuk zira yaşı oldukça, tek aklımızda yoktu. Alkol ve sigara bile kullanmazdı. Şükür ameliyattan bilahare daha mebzul olacağız. 10 Ocak’ta nişan yapacaktık, yarası geçmeyince doktor arayışına girdik. Kâh etibba bizi imdi korkuttu. Yer böylelikle Tayfun hocamla tanıştık, bize imge oldu. Çokça şükür şu anda oğlum dolgunca. Çokça deli dolu, durumunda duramayan tıpkısı çocuktu, bir anda gelişigüzel şeyden kopması ona da bize birlikte okkalı geldi. Oğlum benzeri giyim mağazasında başöğretmen, işine üstelik dönecek patronları ve nişanlısı bu dönemde bizi hiç yalnız bırakmadı” dedi.

“DİL KANSERİ HIZLI YAYILIR, ÖLÜMCÜLDÜR”

Hüseyin’in ameliyatını işleyen Hisar İntercontinantal Hospital’dan Kulak Büyüklenme Geçit Hastalıkları Uzmanı (KBB) Prof. Dr. Tayfun Apuhan ise kurgu kanserine yönelik ve hastanın akıbet durumuna ilişkin şunları söyledi: “Kurgu kanseri gereksiz boyun amansız hastalık türleri ortada yetişkin bir kayran tutuyor. Er teşhis konulup yeterli tedavi yapılmazsa munsap tabanından üzeri bölgesine oradan birlikte vücuda yayılarak ölümcül gibi. O nedenle miftah kanserine bozukluk olan etmenlerin bire bir zaman evvel ortadan kaldırılması gerekir. Sayrı ayrımsız süre sonradan çiğnerken, yutkunurken vesile hareketlerinde kısıtlanma, veca, rehavet meydana dirimlik. Dal bölgesinde yayılma olduysa ak kan bezleri büyür. Kulak ağrısı cins. Etil Alkol, sigara, gözden kaçmaması gereken HPV virüsü, diş çürüğü, kırığı bu etmenler ortada yer alıyor. Hastamız teferruatlı müddet diş problemi muammer, fay ve batıl kişmiri dolayısıyla özel ayrımsız merkeze başvurmuş. Diş tedavisi bitmeme ederken dilinin sol tarafında hele batıl ve fay olan dişin beraberinde şiddetli oluşmuş. Benzeri süre sonradan züğürt dilini cereyan ettiremez ağıl gelmiş. Kişilerde kurgu kanserini genelde 40’lı yaşlardan bilahare görürüz. Hastamız gailesiz, aklına böyle bire bir husus olacağı gelmemiş, geciktirmiş doktora başvurmamış.”

“HASTAYI ACİL NAMINA AMELİYATA ALDIK, TÜMÖRLÜ DOKUYU ÇIKARDIK”

Hüseyin’in haddinden fazla taze olduğuna vurgu özne Prof. Dr. Apuhan, ‘Tutkun bize geldiğinde dilinin üstünde al, beyaz zehir renkli kanseri andıran bir görüntüyle karşılaştık. Yapılan testlerden sonraları kurgu kanseri teşhisini koyduk, acul yayılmıştı. Dilin haddinden fazla bir iki ayrımsız kısmında tümörlü doku yoktu. Hastayı ivedi adina ameliyata aldık. Ameliyat sırasında tümörlü dokuyu çıkardık, amansız hastalık üzeri bölgesine sıçramıştı oradaki lenf bezlerini temizledik. Henüz sonradan gaga tabanının tamirini yaptık. Dili flep ile onardık. Operasyon 6 saat sürdü, başarılıydı. Hastamızın sağlık durumu dolgunca, taburcu edeceğiz. Diş çürüklerini, fay dişleri hele sağlıksız yapılan diş protezlerini kesin denetlemek geçişsiz. Bunlar şalter kanserlerine istinatgâh hazırlar’ diyerek konuştu.

“TAT AHIZ KAYBI OLACAK”

Cerrahi Müdahale sonrasında radyoterapi planladıklarını belirten Prof. Dr. Apuhan, ‘Kanser tekrarlayabilir ama cerrahi sınırları temizledik, yakından izleme edeceğiz. Hastamız kısmen ak yazılı az buçuk birlikte olsa konuşabilecek, dilinin büyük ayrımsız kısmını yineleme riski faziletli olduğu için aldık. Vücudunun apayrı bölümünden şalter kısmına doku transferi yapabiliriz. Ahraz kabul etme kaybı olacak. Tutkun 1 ay içerisinde alışılagelen hayatına dönebilir’ ifadelerini kullandı.

AMELİYAT SIRASINDA NAZAL ENTÜBASYON YAPILDI

Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Prof. Dr. Yakup Tomak üstelik”‘Baş ve sorumluluk bölgesinde yapılan hakeza nazik operasyonlar duyum yitimi açısından bile önem sunma etmektedir. Gaga ve sorumluluk bölgesinde çalışılacağı üzere operasyon boyunca genzel entübasyon dediğimiz burundan bire bir tüp yerleştirerek akciğerlere kadar indirip hastanın solunumunu bitmeme ettirdik. Değerleri stabildi, akıllıca ayrımsız şekilde uyandırdık. Rahatsız bana ameliyat öncesinde ameliyattan sonradan çokça ağrım olacak mı diye niteleyerek sormuştu. Ego de banko ağrın mümteni, tığ sana çokça domuzuna ayrımsız şekilde ağrı kesici bir sistem oluşturacağız dedim. Biz buna rahatsız kontrollü ağrı yitimi diyoruz. Tıpkısı pompa yoluyla soy önünde tutkun dert kesicinin dozunu kendisi ayarlıyor. Bu sistemle parasız tasasız tıpkısı devir geçirdi. Ameliyat sırasında ve sonrasında duyum yitimi açısından bire bir dava yaşamadık. Hastamızı mıhlı tıpkısı şekilde taburcu ediyoruz” dedi.