Prof. Dr. Sadakat Kolaylı: “Ülkemiz tıpkısı bal ülkesi”

Prof. Dr. Merbutiyet Kolaylı: “Ülkemiz ayrımsız bal ülkesi”

KTÜ Bili Gökçe Yazın Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevgi Kolaylı:

“Türkiye bal çeşitliliği itibarıyla birlikte dünyanın sunu iyilerinden; Bizdeki büyüklüğünde bal çeşitliliği olan tıpkı apayrı talih yok”

“Güzeşte yıl kestirmece 110 bin titrem bal üretilirken bu sene henüz adisyon yapılmadı ama 150-200 bin ton civarında bal ürettik”

“Türkiye’nin genelinde bal verimi faziletli; Bu sene bal üreticilerinin yüzü güldü”

“Bal ihracatımız giderek artıyor, özellikle Ortadoğu ülkelerine Arap ülkelerine bal ihracatımız var”

TRABZON – Karadeniz Beceri Üniversitesi Olgun Literatür Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevgi Kolaylı, Türkiye’nin bal üretimi ve bal çeşitliliği itibarıyla dünyanın önde gelen ülkeleri beyninde meydan aldığını belirterek bu zaman bal üretimi açısından çokça bereketli geçtiğini söyledi.

Bu yıl bal üretimi elan umum namına hesaplanmadığını ancak bu rakamın 150-200 bin ton seviyelerinde olduğunu tahmin ettiklerini tamlayan Kolaylı, vakit kaybetmeden kestane balında çekicilik şartlarından çevre verimin bir iki olduğunu kaydetti.

Türkiye bulunduğu coğrafi konumundan periferi Asya, Avrupa ve Afrika’nın umum bir geçiş noktası olması nedeniyle şanslı bitkiler coğrafyasına bilgili pozisyonda bulunduğunu rapor eden Kolaylı “Bu nedenle Türkiye hem bal üretimi hem bile bal çeşitliliği bakımından dünyanın önde mevrut ülkelerinden birisi. Bal üretimi bakımından bir numara tam Çin, ikinci tam Hindistan üçüncü tam da Türkiye geliyor. Normalde güzeşte yıl yaklaşık 110 bin titrem bal üretilirken bu sene henüz adisyon yapılmadı ancak 150- 200 bin ton civarında bal ürettik. 2022 yılı balcıların çok mutlu olduğu bir sene. Çoğu bölgede bal verimi çok yüksekti yalnız kestane balında mahsul bağan oldu, o dahi Karadeniz Bölgesinin fazla yağış almasından kaynaklandı. Zira kestane balı yaklaşık 2 haftalık bire bir süreçte toplanıyor. O dönemde bazen bölgelerde çokça yağmur olduğu için kestane balı verimi azaldı. Onun dışında özellikle Şarki Küçük Asya Bölgesi Erzurum, Gümüşhane, Bayburt, Bingöl, Hakkari’ye doğru gittiğimiz ant bol miktarda bal verimi oldu. Daim arıcılarla irtibat halindeyiz, üreticiler bu sene bal üretimi bakımından amiyane memnunlar. Karadeniz Bölgesi, Şarki Küçük Asya Bölgesi bu sen sunma ak yazılı bölgelerden. Esasta Türkiye’nin genelinde bal verimi yüksek, dolayısıyla bu sene bal üreticilerinin yüzü güldü bu haysiyetle haddinden fazla mutlular. Türkiye bir bal ülkesi ve bal çeşitliliği bakımından da dünyanın genişlik iyilerinden. Bizdeki kadar bal çeşitliliği olan ayrımsız büyüklük bulunmayan” dedi.

“Anormal çocuk ciddi bent var”

Türkiye’nin bal ihracatının her an arttığına ilgi çekici Prof. Dr. Tabiiyet Kolaylı, “Bal ihracatımız giderek artıyor, hele Ortadoğu ülkelerine, Fellah ülkelerine bal ihracatı var. Sahadan aldığımız bilgiler de bunu destekliyor. Özellikle daraç dışından orman gülü balını kayran, kullanan ülkeler var. Tekrar sahadan aldığımız bilgilere bakarak ancak dışından çok dilek geldiği ifade ediliyor. Hele Orman gülü balına (deli bal) aynı demet var ancak bu ilginin sebebini biz bibi çözemedik” diye niteleyerek konuştu.

Orman gülü balının yüzdelik 95 oranında Türkiye’dahi üretildiğini vurgulayan Kolaylı, “Orman gülü balı, acı bal adına dahi adlandırılıyor. Ekincilik ve Orman Bakanlığı satışı durduruldu. Orman gülü balı adına ta acı bal adına dahi satılamıyor. Gördüğümüz kadarıyla bu balı el altından çiçek balı diye çok alıp kullananlar var. Bizde esasta bu konuda dikkati eksiltmek istiyoruz. Orman gülü balı dünyada yüzde 95 oranında Türkiye’da üretiliyor. Türkiye menşeili bal. Bu bal, tıbbı bal olma potansiyeli çok efdal. Hele yüksek gerginlik hastalarının bu balı tüketebilir olması ama balla ilişik tam araştırı namevcut. Bu baldan kaynaklanan zehirlenmeler vakalar var, makaleler haddinden fazla yazılmış ancak bu balın tıbbı ayrımsız bal kendisine kullanılma potansiyeli ile ilgili araştırmalar güçlükle” şeklinde konuştu.

“Sapık baldan derman yapalım kesinlikle değerlendirelim”

Prof. Dr. Bağlılık Kolaylı, akademik camiayı balla ilgili emek yapılmasını kaynak ettiklerini belirterek şunları söyledi:

“Bilgelik insanlarına sesleniyorum; Türkiye’dahi onlarca eczacılık fakültesi var, farmakoloji birimleri var. Bu balı lütfen alıp değerlendirin. Bu baldan umar yapalım. Bizim özümüz bu bal. Şarki Karadeniz Bölgesi, Günindi Karadeniz Bölgesi, Sarp’tan Kırklareli’yle kadar uzanan üste orman gülü balı evet bozulmamış olarak ya birlikte ayrıksı çiçeklere karışmış kendisine üretiliyor. Ama, yasaklanamaz zira orman altı bir nebat bu balın kıymetini bilemiyoruz. Eksiğimiz, tam faaliyet veri elimizde bulunmayan. O yüzden akademik camiayı bu balla ilişkin mücahede yapmasını tavsiye ediyorum. Tevettür düşürücü adına kullanılma potansiyeli yüksek bizim bile araştırmalarımız var bu konuda. İlaç olması amacıyla ayrımsız katıksız bileşiğin evet dahi bireşimli bileşiğin Faz 1, Safha 2, Safha 3 çalışmalarının yapılması gerekiyor. Bu çalışmalara daha elan başlanılmadı esas aşamasında çalışmalar. O bakımdan duyar akademisyenlerin bu konuya eğilmelerini çağırma ediyoruz. Yabancı ülkelerde balı, temel yerine kullanıyorlar, şanslı şuruplar üretiliyor. Torunlar için, kibar amacıyla, yaşlılar üzere besin yardım maddesi namına mütemmim tababet unsuru adına balı kullanıyorlar. bu bakımdan bal tılsım kendisine yardım maddesi adına kullanılıyor. Amut bal deva diyemeyiz, buna biz gıda ulama maddesi diyoruz.”

“Balın fiyatı arttıkça kalitesi artar, kusurlu bire bir hatır”

Cali bal konusunda arada sırada kendilerine şikayetler geldiğini de hatırlatan Kolaylı, balın fiyatı arttıkça kalitesinin arttığı yönündeki düşüncenin kusurlu olduğunu söyledi. Kolaylı, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Yapmacıklı bal konusunda bize üstelik arada bir şikayetler geliyor. Genelde tüketiciler balı baktığım ant bal sahte midir, değil midir? Bittabi anlayabilirim? Balı koklamayla maalesef anlaşılmıyor muhtelif analizleri var. bir iki analizde değil mesala prolin değeri yüksekse bu bal kalitelidir. Yararlı, prolin değeri yüksekse peki kalitelidir fakat yüzdelik yüz kalitelidir anlamına gelmiyor. Çünkü balın içine prolin de katabiliyorlar. Nedeniyle balda ölçülen 10-15 lime kararsız var. O parametrelerin hepsinin kemometrik adına değerlendirilmesi gerekiyor. Bu yüzden bal kodeksine göre tespit edilen parametreler ölçüldüğü takdirde balın kaliteli olup olmadığı, yapmacıklı olup olmadığı analizlerle tayin edilebiliyor. Tarım Bakanlığı musaddak ballar, evet da arıcıların haddinden fazla bereketli bildiği güvendiği kimselerden aldıkları ballar birinci sınıf ballardır. Çok pahalıya satılan ballar Söz Gelişi kilo fiyatı 2 bin 3 bin TL’ye satılan ballar çok birinci sınıf ballar diyemeyiz, bu birlikte tıpkısı alacak. Balın fiyatı arttıkça kalitesi artar, kusurlu benzeri kanı. Ayrıntılı yıllardır ballarla çalışıyorum gelişigüzel çağ benzeri güruh bal geliyor bize amma maalesef 150-200 TL’ye satılması müstelzim balı 2-3 bin TL’ye satabiliyorlar, bunları dahi görüyoruz. Faziletli fiyatlıdır diye bu bal çok kalitelidir anlamı çıkmıyor. Tüketicilerin bu konuda birlikte açıkgöz olması gerekiyor. Anzer balı efdal fiyatlara satılan bire bir baldır. Anzer balının bire bir bellik değeri oluşmuştur çokça birkaç üretilen ayrımsız incik. Belki bu yıl bir ton iki titrem üretilmiştir, bu sene biraz daha bol geçtiği amacıyla. Bu genişlik rica meselesi. Doğrusu Anzer balı coğrafi işaretli olduğundan talepte çok olunca fiyatı otomatikman artıyor. Buna benzeri itirazımız namevcut, türlü ancak ayrıksı çiçek ballarında bunu görüyorum 850 TL, bin TL, bin 500 TL’ye satılıyor.”

Share: