Isparta’nın Yalavaç ilçesinde mevcut ve Hristiyanlığın Avrupa’ya yayıldığı meydan kendisine kabul edilen Pisidia Antiokheia Antik Kenti’ndeki kazılar devam ediyor.

Akdeniz, Iye ve İç Rum bölgelerinin kesiştiği Göller Yöresindeki 5 bin sene öncesine tarihlenen antika kentte, Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Bilgi Literatür Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Özhanlı’nın başkanlığındaki kazılar 15. yılını doldurdu.

Pisidia Antiokheia Antik Kenti’nin devir ışığına çıkarılarak turizme kazandırılması amacıyla 67 hektar alanda gece gündüz süren çalışmalarda şu anne kadar yüzdelik 10’luk bölük tamamlandı.

Son yıllarda ivme kazanan kazılarda, kentin anne methal kapısı, şarki günindi caddesi, seyretme, toplu tartışma, Augustus Tapınağı, kuzey cenup caddesi, abidevi pınar, karargah binası, atriumlu ayrımsız familya ve 4 bazilika düzenlenen kilise çevrim yüzüne çıkarıldı.

Kazılarda seramik, cam ve metalden bir nice işaret bulundu, devir yüzüne çıkarılan statü ve kabartmaların beraberinde mitolojide adı güzeşte “tanrı Men”e satı hilal tasvirî adak stelleri de Elçi Müzesi’ne kazandırıldı.

Bu yılki kazılarda ise kentin kutsal merkezi “Ay Tanrısı Men Tapınağı” ve lahut alanda kazılar yoğunlaştı. Tapınak ağız ağıza açığa çıkarıldı, alanda mevcut birçok yapının kazısı tamamlandı. Antik kentin ahit ışığına çıkarılması için icraat muttasıl sürüyor.

Pisidia Antiokheia Hafriyat Başkanı Prof. Dr. Mehmet Özhanlı, AA muhabirine, antik kentin geçmişe açılan şanlı tıpkı bap olduğunu söyledi.

Hafriyat çalışmalarının 12 kamer devam ettiğini tamlayan Özhanlı, “En Üst teknoloji ve bilimsel metotlarla kazılarımızı sürdürüyoruz. Kazı çalışmalarımızda kentin yeryüzü mehabetli yapıları olan Eren Pavlus Kilisesi, Men Tapınağı ve Mukaddes Alanı’na ayrı bir ehemmiyet veriyoruz.” dedi.

Frigya ve Pisidia sınırında bulunan iki farklı kültürü barındıran Antiokheia’nın, Helenistik ve Er Roma İmparatorluğu dönemlerinde bölgenin yer balaban kentleri ortada olduğunu ve adının İncil’in mektuplar bölümünde anıldığını tabir eden Özhanlı, bölgenin önemli konumu ve dini merkez olmasından dolayı tarihin hiçbir döneminde önemini kaybetmediğini kaydetti.

Özhanlı, kazılarda açığa çıkarılan eserlerin Yalvaç Müzesi’nde sergilendiğini aktararak, bu zenginliğin toprak halkına ve mutluluk turizmine yardım sağlaması için muadele ile çalışılması gerektiğini vurguladı.

“Bir Nice Nasrani ‘hac yolu’ üzere geliyor”

Isparta ve Burdur il sınırları ile Antalya’nın kuzeyini havi bölgenin antik dönemde “Pisidia” olarak adlandırıldığına bel fail Özhanlı, şöyle konuştu:

“Günümüz Avrupası’nın Hristiyanlaşmasını sağladığı kabul edilen Aziz Pavlus, milattan sonradan 46’da Kıbrıs’tan yola çıkarak Perge Limanı’na mevrut, buradan Pisidia Antiokheiası’na ulaşmıştı. Hristiyanlığın evvel vaazlarından birinin verildiği Pisidia Antiokheiası, milattan sonraları 325 yılında hac merkezi zar edilmişti. Bu nedenle burada yürüttüğümüz kazılar ülkemizin akide turizmine mefret katkı sağlayacak. Zira Ermiş Pavlus’un yürümüş olduğu bu posta şerif kabul edilmiştir. Zaman birçok Reaya, hacı kalkışmak üzere Antiokheia’ya bu yolu yürüyerek gelmektedir.”

Özhanlı, Şişman İskender kabil kralların ve Ermiş Pavlus kabilinden kült adamlarının geçtiği, Pisidia Antiokheia’ya ulaşan bu mehabetli hac yolunun Isparta’yı heybetli benzeri akide turizmi merkezi haline getireceğini anlattı.