Nazır Bozdağ, Cumhur Reisi Erdoğan’ın müze olacağını açıkladığı Diyarbakır Cezaevi’nin kapısına kilit vurdu

Cumhur Reisi Erdoğan, Diyarbakır’bile katıldığı toplu açılış töreninde 140 eserin kurdelesini keserken elan önceki sözünü verdiği Diyarbakır Mapushane ile ilgili gelişmeyi de duyurdu. Erdoğan, zaman bakımından cezaevinin Doğruluk Bakanlığı’ndan Firez ve Turizm Bakanlığı’na devredildiğini, bir müze ve kültür merkezi haline dönüştürüleceğini açıkladı.

KAPISINA KİLİT VURDULAR

Cumhur Reisi Erdoğan’a Diyarbakır programında eşlik eden Adalet Bakanı Bozdağ ile Ekin ve Turizm Bakanı Ersoy, Diyarbakır Mapushane’ni konuşma ederek, incelemelerde bulundu. İncelemenin arkası sıra açıklama özne Vekil Bozdağ, cezaevinde yaşanan olayların Türk demokrasi tarihine sabık kişmiri aynı kuzguni olduğunu belirterek, “Zaman Diyarbakır Mapus’nin kapısına kilit vuruyor ve sonunda bir dönemin henüz incitici hatıralarıyla, hak ihlalleriyle anılan bir mekanı kapatmış, kapısına kilit vurmuş oluyoruz. İnşallah daha çok geçmişten ders düz ve geleceğe henüz iyi hazırlanan bir Türkiye için bura fen, hars ve bire bir yabansı ve selamet merkezi yerine Diyarbakırlılar başta oluşmak için muazzez milletimize hizmet edecektir” dedi.

“İŞKENCE VE ŞIDDETLI MUAMELEYLE ANILAN CEZAEVİ KALMADI”

Nazır Bozdağ, yıpranmamış dönemde dahi demokratikleşme, kayırıcı hakları ve hukukun üstünlüğü konusunda şanlı reformlara imza atmaya devam edeceklerini anlatım etti. Diyarbakır Kodes’nin birlikte kapatılmasıyla Türkiye’dahi biberli aksata ve azap kabilinden olaylarla anılan dam kalmadığını vurgulayan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün burada bu mekanın kapısına kilit yankılanmak suretiyle Türkiye’de bir vakitler ateş hatıraların ve türe ihlallerinin merkezi ergin yerlerden birinin henüz kapısına kilit vurmanın onur ve onurunu yaşıyoruz. Bildiğiniz kabilinden daha önce Yassıada mahkemelerinin yapıldığı ve ülkemizin berceste başbakanı ve bakanlarının idamına revan süreçlerin ve onların dam dönemlerinin yaşandığı o iri cinayete ait hadiselerin bulunduğu alanı üstelik tığ ‘Demokrasi ve Özgürlükler Adası’ yaptık ve oranın da kapısına hem kilit vurduk, hem nazik tıpkısı hatıra merkezi, yadigâr merkezi ve demokratlık tarihimiz, özgürlükler bakımından da mefret bir mekan haline getirdik. Elan önceki yeniden Ulucanlar Kodes, Diyarbakır Cezaevimiz gibi zehir hatıralar ve türe ihlalleri ile anılan tıpkı yerdi. Oranın birlikte kapısına kilit vurduk. Henüz sonra orayı da andaç müzesi haline getirdik. Türkiye’de sonuç 20 sene içerisinde takatli çokça adam hakları ve demokratikleşme yönünde tarihi adıma imza attık. Alışılmadık nakız yönetimini bu dönemde kaldırdık. İnkar ve asimilasyon politikalarına bu dönemde son verdik. Esas diller, domestik çevirgeç ve lehçeler üzerindeki etki ve yasakları bu dönemde kaldırdık. İnsan hakları konusunda majör adımlar attık. İşkence ve elem muameleye zaman aşımı uygulanmayacağını yasalarımıza geçirdik ve işkence ve kırıcı iş konusunda akim müsamaha uygulamasını bu dönemde hayata geçirdik. İnşallah bu kapanan cezaeviyle bile eskiden dokunaklı aksata ve hak ihlalleri ile anılan Türkiye’de etkili halde kâin herhangi delik birlikte kalmayacaktır.”

“PARÇALANMAMIŞ BUNLAR CUMHURBAŞKANIMIZIN İRADESİYLE OLDU”

Üzücü iş ve işkence ile mezkûr cezaevlerinin kapılarına kilit vurulması ve buraların hatıra merkezi haline getirilmesi hususunda Cumhur Reisi Erdoğan’a teşekkür fail Bakan Bozdağ, “Cumhurbaşkanımıza bu hep değişiklikleri ortaya koyma iradesi ve kararlılığından kontekst şükranlarımı sunuyorum. Lüzum Yassıada’nın Demokrasi Özgürlükler Adası olması, gerekse diğer adımların atılması, gerekse bugün burada adalet ihlalleri ve kırıcı uygulamalarıyla mezkûr Diyarbakır Hapishane’nin kapısına kilit vurulması Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesiyle olmuştur. Şahsım ve eren milletimiz hesabına, Diyarbakırlılar namına ben üstelik Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı sunuyorum” dedi.

“BU ONUR BANA YETER”

Diyarbakır Dam’ndeki incelemelerin ardından kapıya kilit vuran Nazır Bozdağ, anahtarı Firez ve Turizm Bakanı Ersoy’a doğrulama ederek, “Ego kapıya kilidi taktım. Cezaevinin kapısına kilit vuran bir Adalet Bakanı olmanın şerefi bana yeter. çıktı henüz sunturlu anılmasını sağlayacak altın Ekin Bakanımızdır. Ben anahtarı dahi kendisine emanet ettim. Çıktı bu açacak kodes müdürlerinin, infaz koruma memurlarının marifetiyle değil, hatırat müzesi sahiplerinin, firez elçilerinin, sağlık ile yarışanların elinde olacaktır. Ben sayın bakanımıza balaban tıpkısı onurla hakeza tıpkısı kapıya kilit vurmanın coşku ve şerefiyle anahtarı teyit ettim. imdi alay da, çalışmalar üstelik onun” diyerek konuştu.

“BİLİM VE EKIN YUVASI HALİNE GETİRİLECEK”

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Bakan Bozdağ’dan anahtarı teyit alarak, evvelce yaşanan hatalardan öğüt alınması gerektiğini vurguladı. Cezaevini kültür ve marifet yuvası haline getiren bakanlık olmaktan itibar duyduğunu nâkil Vekil Ersoy şöyle konuştu:

“Geçmişteki yanlışlarımızdan, hatalarımızdan ibret çıkarmalıyız ve gelecekte bunları tekrarlamamak ortamında hatırlamamız gerekiyor. O yüzden bura yeniden planlanırken haddizatında ajanda müze namına planlanacak amma hava noktası haline gelmesi için kültürel etkinliklerle, kültürel noktalarla da canlandırılacak. Majör olan özellikle Diyarbakır tutmak amacıyla vatandaşların bir nice sebepten ufuk burayı ahenktar yerine görüşme etmeleri ve rastgele ziyarette bir vakitler yapılan yanlışları görüp ders çıkarmaları anne alınıyor. Eskiden girilmesi yasak olan, girilmesi çokça ağırlık olan, girdikten sonradan da çıkması çok el olan benzeri yerdi. Deminden girilmesi bile çıkması bile mahdut olan, halkla bütünleşen aynı biçim haline gelecek. Cumhurbaşkanımız haddinden fazla muhteşem aynı etap atıyor. Türe Bakanımızın da belirttiği kabilinden Bekir Bozdağ cezaevi kapatan bir bakan olma onurunu yaşıyor. Tığ birlikte cezaevini bir bilim yuvası, hars yuvası haline getiren tıpkısı vekâlet olma şerefini yaşayacağız inşallah.”

Share: