İzmir’bile bir grup balık adam, denizlerde av yasağının sona ereceği 1 Ilkgüz öncesi farkındalık ihdas etmek için denizdeki faal yaşamını damarı bozuk etkileyen ve “fantom apışlık” namına isimlendirilen balıkçı ağlarını temizledi.
Deniz ve bağırsak sularda avcılık esnasında kopan, kaybolan yahut tecezzi edilen av araçları arada sırada yıllarca birer “hayalet apışlık” adına ekosistemi gözdağı ediyor.
Hayalet ağlar, av baskısı oluşturup su canlılarının tahaffuz ve beslenmelerini kontra etkiliyor, hesaplı zararlara, göç yolları ve habitatın bozulmasına, nesli yıldırma altındaki türlerin kötülük görmesine ve yer kirliliğine sebep olabiliyor.
Son yıllarda dalış turizminin çekicilik merkezlerinden biri haline mevrut Karaburun ilçesindeki dalgıçlar dahi denizlerde av yasağının sona ereceği 1 Ilkgüz öncesi bu soruna dikkati çekmek üzere himmet yaptı.
Dalgıçlar, arızi taşımacılığında kısaca 40 sene İzmirlilere hizmeti fail ve 2016’da dalış turizmine katkı ve yapay resif oluşturulması için batırılan “Alaybey” vapurunun çevresindeki hayalet ağları temizledi.
Akarsu altındaki ağlar biricik bir tane kesildikten sonra kıytırık tıpkısı balıkçı teknesine alındı. Ekiplerin yaptığı 2 saatlik faaliyet sonucu 50 metre uzunluğundaki ağ imha edilmek amacıyla balıkçı barınağına götürüldü.
Balıkçılara uyarılar
Dalış eğitmeni Hamdullah Aras, AA muhabirine, Karaburun’un dalış turizmi açısından herhangi bir geçen yıl elan de tanındığını söyledi.
Deniz dibindeki fantom ağların bahir ekosistemi açısından sonuç kademe zararlı olduğuna meni fail Aras, değme sene bunları temizlemeye çalıştıklarını dile getirdi.
Yıl içre mahsus dönemlerde bu ağları topladıklarını, bu sefer birlikte 1 Eylül öncesi farkındalık tasarlamak amacıyla böyle tıpkı hayatiyet planladıklarını ifade eden Aras, belli dönemlerde temizlik yapmalarına karşın bölgede çok sayıda hayalet ağ bulunduğuna dikkati çekti.
Aras, “Balıkçıların, anif kayalıkların, batıkların olduğu yerlere ağ atmamaları gerekiyor. Henüz derinlerde plonjon yapılamadığı amacıyla oradaki fantom ağlar üzeri boyu avlanmaya bitmeme ediyor. Bence biraz elan bilinçlenmesi gerekiyor balıkçıların. Bunları biz temizliyoruz, bu yuvaları gine açıyoruz amma bunlar ulaşabildiğimiz yerler. Esasen aynı yandan kendi bindikleri dalı kesiyorlar. Çünkü bire bir yerde ayrımsız henüz balık avlayamayacaklar.” dedi.
Çalışmaya katılanlardan Berkay Eryeriçer da bir zamanda Uluslararası Atlantik Titrem Balıklarını Dulda Komisyonu (ICCAT) gözlemcisi olduğunu ifade etti.
Eryeriçer, şunları söyledi:
“Bugün ağları tıpkı palavra sayesinde çıkarttık. Ilk balonu ağa bağladık, henüz sonra yolladık. Yukarıdaki arkadaşlarımız birlikte zıkkım yukarıya toparladılar. Bu ağlar doğaya, çevreye, su şeş sevimli ve ekosisteme berenarı kötülük veriyor. Çabucak ekosisteme değil balıkçılara üstelik aynı şekilde engel veriyor. Balıkçılar bilmedikleri yere ağlarını attıklarında ağlarını denizde bırakıyorlar ve bu ekosistemi berenarı dağ etkiliyor.”
Fantom ağların bahir ekosistemine etkisi
Veli Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Akademisyen Doç. Dr. İlker Görgülü, fantom ağların tedbir alınmadığı takdirde haddinden fazla vahim teessürat oluşturabilecek boyutta olduğunu dile getirdi.
Kaybolan av araçlarının kontrolsüz avcılık yapmaya devam ederek doğaya beis verdiğini vurgulayan Entelektüel, “Av sezonu başlıyor, bu anlamda hayalet ağ konusuna ilgi etmemiz lazım. Zira gırgır veya trol zıkkım koptuğunda tıpkısı bölgenin üzerini örtüyor ve orasını balıklar için kullanılmaz ayla getiriyor, altında mütezayit canlıları da öldürüyor. Antrparantez balıkçı, ağını parçaladığı ya üstelik av aracını kaybettiği anda onun yerinin nerede olduğunu bilir. Bunun kooperatiflere yahut Bakanlığın ait birimlerine bildirilmesi halinde devletin buradaki av araçlarını çıkartma, habitatı koruma şeklinde bire bir projesi evet dahi aynı eylemi tür.” dedi.
