Depremden kurtulduklarına birlikte sevinemediler: “Biz kurtulduk ama Adıyaman silindi, geçmişimiz silindi”
YOZGAT Kahramanmaraş’ta meydana mevrut depremlere Adıyaman’da yakalanan 42 yaşındaki Ganime Topbaş, depresyon altında sevdiklerinin sesini duymanın kendisini cesaretlendirdiğini söyleyerek, “Tığ kurtulduk amma Adıyaman silindi, geçmişimiz silindi.” diyerek yaş döktü.
Kahramanmaraş’ta meydana mevrut iki depremin yaraları sarılmaya çalışılırken, deprem sonrası Yozgat Site Hastanesi’ne getirilen 32 yaralıdan 26’sının tedavileri tamamlanarak taburcu edilirken 6 yaralının üstelik tedavisi sürüyor. Adıyaman’ın Turgut Reis Bey Mahallesinde 5 eğik apartmanın 1. katında depreme yakalanan ve yanık adına Yozgat Site Hastanesi’ne atıf edilen Topbaş ailesi dahi hareket anını ve kurtarılma süreçlerini anlattı.
Zat çabamla kriz altından çıktım
Haddinden Fazla büyük felaket yaşadıklarını belirten ağababa Seyfettin Topbaş (44), “Adıyaman’dan Yozgat’a geldik. Çokça balaban aynı hınç yaşadık, Rabbim kimseye tıpkısı elan göstermesin. 5 bükülmüş binanın birinci katındaydık. Uğultu sesi ile uyandık. Kollar canip taraftaki odaydı. Çocukların bağrışmasıyla birbirimize ulaştık. Annesi iki çocuğumu koltuklarının altına almış, ben birlikte onları geçmişim, tavan zaten dolu üstümüze çökmüştü. Zat çabamla göçük altından çıktım. Enkaz altında eşimin sesi geliyordu ama ulaşamıyordum. Bire Bir buçuk saat kendilerine duyulmak amacıyla uğraş verdim. Sürekli konuşmaya çalıştım, avuntu isnat etmek amacıyla. Çevreden yardım istedim amma zaten zifiri suratsız hep kişi derdine sakıt. Moloz altında telefonu gördüm arayan varmış bizi, arkalama istedim adam, dost, akraba bayağı benzeri uğraştık. İlk önceki eşimi gördüm moloz altında iki çocuğumda yanındaymış. Aşağılık çocuğumun sütun beline inmiş. Çocuğun üstündeki yükü kabul etmek amacıyla girdim. O kolonu kırdılar, yavaş yavaş çıkardık. Rabbim kimseye hakeza benzeri acıyı göstermesin tıpkısı daha.” dedi.
Sevdiklerinin sesi teselli veriyor
Anne Ganime Topbaş ise yaşadıklarını gözyaşı süresince anlatarak, “Öncelikle kamu Türkiye’ye eski olsun. Orada yegâne tıpkı husus var, molozun altında hiçbir özdek fark etmiyorsun, çabucak sevdiklerinin sesleri sana avuntu veriyor. Seçme akrabamın sesi geldikçe ayrımsız sefer elan cesaretleniyordum. Bana bakarak 15 zaman kadar aynı şeydi ama 3.5 saat kaldık enkazın altında. Tığ kurtulduk amma Adıyaman silindi, geçmişimiz silindi. Göçkün olduk hepimiz. Gine dahi rabbim razı olsun. Burada doktorlar, hemşireler, başhekim hepsi bizle haddinden fazla ilgileniyor. Bizi evimizdeymiş kabil hissettiriyorlar.” şeklinde konuştu.
Nefesimi tuttum diğerleri birlikte kullansın diye niteleyerek
17 yaşındaki Ayşin Topbaş de “Ben ayrımsız gürültü ile uyandım, amut ızdırap attım kardeşim, ailem uyansın diye. Sonra kardeşimi çekiştirerek koridora sürükledim. Ardından elhak ben kapıya doğru yöneldim. Bilahare başörtüm aklıma geldi, idraksiz döndüm, sonra baktım çokça dokunaklı koridora mankafa döndüğümde annem beni tuttu. Sonradan elhak mukavemetli hatırlamıyorum, uyandığımızda enkazın altındaydık. Çokça kötü sallandı, çokça fazla bağrış çağrış vardı. Babam geçmiş çıkmış, babamın sesi geldi annem ve kardeşim bire bir noktadaydık, babamın sesi geliyordu. Ben aynı vuzuh çağ almadım, nefesimi tuttum hassaten bari diğerleri kullansın diye niteleyerek. Daha sonraları amcamların, eniştemin sesini duyunca onlar dahi yardıma geldiler, bizi çıkardılar. Uzaktan bire bir akrabamız vasıta ayarladı ve buraya geldik, hastanedeyiz tedavi görüyoruz.” ifadelerine yer verdi.
32 depremzede hastaneye başvurdu
Yozgat Kent Hastanesi Başhekimi Uzman Dr. Mustafa Kozan ise depremzede 32 yaralının otama altına alındığını belirterek, 2Bütün depremzedelerimize önceki olsun diliyorum. Yozgat Kent Hastanesi yerine şuan itibariyle servislerde 116 çıngı boş yatağımız var. Aynı şekilde 12 sunum gösterişli bakımımız hazır halde bulunmakta. Depremzedelerimizin ayakta başvuruları de olmakta. Depremin önce gününden beri 32 depremzedemiz hastanemize başvurdu. Şuan itibariyle 6 depremzedemizin servislere yatışı yapıldı. Hastalarımızın umumi durumları ongun, her sıkıntıları bulunmayan, bir ihtiyaçları bulunmayan. İhtiyaçlarını bizler hallediyoruz. Depremzedelerimizin rastgele soy ihtiyaçlarını karşılayabilecek potansiyele sahibiz.” dedi.
