CHP lideri Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Şehremini Mansur Tehlikeli ile birlikte bugün Nallıhan’da esnafın sorunlarını dinledi. Yüzdelik 40 özürlü olan bir yurttaş, Kılıçdaroğlu’nun elini öptü ve şeş senedir zor olamadığını söyleyerek, “Hükümetten mi oldu, köle mi oldu bilmiyorum” dedi. Kılıçdaroğlu, “Senden değildir” diyerek yanıt verdi.
Kılıçdaroğlu’nun girdiği yapı dükkanında oluşum hocası, ipliğin Bursa’dan ve Denizli’den geldiğini, ancak dar dışından ithal edildiği üzere haddinden fazla fiyatlı olduğunu dile getirerek, “Çin’den geliyor harir. Çok fiyatlı. Dolarla satılıyor” dedi. Tekstil hocası, ipeği Nallıhan’da yemlemek üzere proje başlattıklarını kaydederek, “Demin onların tanıtımlarını yapıyoruz. İnşallah özlük ipeğimizi kendimiz üretirsek… Amiyane benzeri iplik eğirme fabrikası olursa bizim Nallıhan ipekte birinci olur” diye niteleyerek konuştu.
“TEN BALIK KURUMU BİZİ MAHVETTİ”
Benzeri dikici, Kılıçdaroğlu’ndan buğday eleme makinası dilek etti. Ağır, buğday eleme makinasını gönderme sözü verdi. Benzeri sürücü ise Kılıçdaroğlu’na şunları söyledi:
“Vücut Balık Kurumu bizi mahvetti. Daima 100 bin hayvan kesiliyor. Şu anda hayvan pazarında 850 liraya kucak satılamıyor. Bitti. 850 liraya koyun satılmıyor. Et Balık Kurumu kesiyor. Yarın ne olacak yani? Tıpkı yıl, iki sene… 44-45 liraya vereceğin kuzu, şu anda 38 liraya satılmıyor. Kuzu işi da bitti Başkan’ım. 450’ye kesişi var, herif bana ‘Bin liraya şike götür’ diyor.
İyiydi, çok iyiydi amma akıbet 3-4 yıldır mahvolduk. Afganlar kaçıyor şu anda. Adam malını satıyor, yapacak durumu namevcut. Kredi borcu var Kültür Bankası’na, herif malını satacak. Bütün satınca hangi olacak? 2 bin liralık efsanevi, 850 liraya düştü. Şu anda milyonlarca efsanevi satılıyor. Tığ hayvancılıkla uğraşıyoruz, apayrı işimiz yok Nallıhan’da. İşe girersek hangi olacak? Hepimizi alamayacaksınız. Ben yılların çobanıyım. Ama namevcut, ego bile bırakacağım. Hayvancılığı çözmemiz gerekiyor. Bitiyor.”
Çoban yemleme sıkıntısı çekmediklerini fakat güdücü bulunmasında müşkülat yaşandığını kaydederek, “Ağızotu ihtiyacımız namevcut. Bize bindi lazım. Tarım Bankası’ndan vermiyor yüreklilik bana. ‘Üç şerha ev getir’ diyor, 100 bin liraya bana. Ego elbette yapayım? Bunlar çok yüce, konusunda düşelim. Çünkü seneye hayvanımız namevcut.”
“BENİM DAHI IYICE BİR KANDİL KOLEKSİYONUM VAR, SAYIN BAHÇELİ GÖNDERMİŞTİ”
Kılıçdaroğlu, bir oluşum dükkanında, hikmet bölümü mezunu olan ve bu dükkanda etkin güre kadınla ahbapça etti. Zinde karı, ücretli öğretmenlik üzere müracaat yaptığını söyledi.
Kılıçdaroğlu, girdiği aynı avize dükkanında, “Ne kadar iyice lambalar, kandiller birlikte var herhalde” diye sordu. Dükkan sahibi, çerağ de sattıklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, evinin elektriğinin kesildiği dönemde MHP Umumi Başkanı Fehamet Bahçeli’nin kendisine mum gönderdiğini hatırlatarak, “Benim dahi pir aynı kandil koleksiyonum var, Sayın Bahçeli göndermişti. Masamın üzerinde kırcı çerağ var. Kâh gazeteciler istediler, onların aynı kısmını gazeteci arkadaşlara gönderdim” dedi.
