Kahramanmaraş’ın Afşin İlçesinde Ayrımsız Mahalle, Isıl Santralci Nedeniyle ‘Hayalet Kasaba’ya Döndü: “Kimse Kalmadı Ki. Bizim Gibi Fakirler Kaldı”

DİLAN KUTLU

Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesine vabeste Çoğulhan Mahallesi, temas ahit bacasından tonlarca kül savuran termik santralci zımnında hayalet kasabaya döndü. Nüfusun ilkokul binden bine düştüğünü söyleyen mahalle sakini Ahmet Tatar, babasının ve eşinin üç amcasının kanserden öldüğünü belirterek, “Şu anda köyümüz, hayalet karye. Çernobil’in karşılık ayrımsız boş bizdeki… Kül dolayısıyla, hava kirliliği zımnında evini barkını bırakıp başka illere kaçtı insanlar. İmkanı olmayanlar birlikte burada külün altında hastalıklarla boğuşarak yaşamaya devam ediyor” dedi. Santralde etkin Mehmet Doğan “15 senedir KOAH hastasıyım. Üç lime kardeşimi kaybettim bu hastalıktan” derken 80 yaşındaki Emine Doğan ise “Kaynımın çocukları, ikisi dahi amansız hastalık oldu öldü. Kızım üstelik amansız hastalık. Kimse kalmadı ki. Bizim kadar fakirler kaldı” diye niteleyerek konuştu.

Kahramanmaraş’ın Afşin ve Elbistan ilçeleri, cümle dünyada kömürlü termik santrallerden salınan çalma dioksit kaynaklı albeni kirliliği sıralamasında 5. sırada vadi alıyor. İki ayrı termik santralin faaliyette olduğu, amansız hastalık ve KOAH üzere hastalıkların gelişigüzel güzeşte dönme arttığı bölgede göçler da sürüyor. Santrallerden savrulan küller, vakit kaybetmeden kayırıcı sağlığını değil Elbistan Ovası’nın mübarek arazilerini birlikte yıldırma ediyor.

“ÜÇ TANE ABİMİ AMANSIZ HASTALIK YÜZÜNDEN KAYBETTİM”

” Türkiye’nin Çernobil’i” adına adlandırılan Afşin’in, ısıl santralin yanı başındaki Çoğulhan Mahallesi’nin sakinleri, santralci dolayısıyla yaşadıkları sorunları ZÜMRÜDÜANKA Selen Ajansı’na anlattı.

Isıl santralde iştirakçi namına çalışan Nurettin Doğan, “Santralin evvel temeli atıldığında herkeste çokça balaban tıpkısı düş vardı. Tedricen sağlıklarının vasıtasız gideceğinin tek hesabını yapamadılar. Burayı babalarının eğin bahçesi yapmışlar. Ulus külden yordamsız, çamaşırlarını serememiş, umurlarında birlikte değil. Kimse hisse senedi korkusu yüzünden afiyet sorununu söyleyemiyor. Ego, üç şerha abimi kaybettim. KOAH hastalığından kansere çevirdi, abim vefat etti. Burada kime sorsanız, başta şikayet edeceği tüm. Yıldızlı cezaevi, kapısının uğrunda çıkıp oturamıyor” dedi.

“40 SENELİK BİR SANTRALE YENİ BİR SİSTEMLE FİLTRE YAPMAYA KALKIŞTILAR”

Çelikler Ana Ortaklık’e ilgilendiren A Isıl Santral’da müteharrik, henüz sonraları işten atık işçilerden biri olan Ahmet Tatar ise Çoğulhan Mahallesi’nde yaşadıkları süreci şöyle anlattı:

“Çelikler (Çelikler Holding) geldiğinde evvel girenlerden biriydim. Sekiz kamer sonradan, tam konusunda sonsuz tartıştığım üzere işten atıldım. 40 yıllık aynı santrale kullanılmamış aynı sistemle filtre yapmaya kalkıştılar. Bunun uymayacağını, çalışmayacağını söyledim. Üç yıl oldu, daha baca boşta duruyor. Çalıştıramıyorlar. Çalıştırmaya kalktıklarında köyümüz sallanıyor, seçkin yerinden yırtık veriyor. ‘Bu santrali aldılar’ deniliyor ama (Çelikler Ana Ortaklık’e devredilmesinden bahsediyor) Çelikler’le aynı alakası yok. Kankızıl Ünal’ın, Bilal Erdoğan’ın, Nişancı Albayrak’ın ve Mehmet Ağar’ın oğlu; dört ortak olduğu duyumunu alıyoruz. Çeliklerin yemeden içmeden ismi var. Burada alınan maaş, EÜAŞ (Neşelilik Üretim NAN), hep alışveriş, methal-çıkışlar ihtişam gözetimi altında yapılıyor.

“BİZDEKİ ÇERNOBİL’İN EŞİT HALİ”

KALITELI tarım arazisiydi bizim bu nahiye. Türkiye’nin şeker hastalığı ihtiyacının yüzde 99’nu karşılayan benzeri bölgeydi. Deminden ekmiyorlar. Termik santral yaprakları yakıyor, istihsal yapamıyorlar. Toplasan, şu anki arazimizde 50-100 dönüm eken var. Onlar bile nükûl etmek üzere. Tarla sahibi olanların tarlaları istimlak nedeniyle ellerinden makbuz. Sattılar; dükkanlarını, evlerini bıraktılar, barhana aldılar (barhana ettiler). Şu anda köyümüz, hayalet köy. Çernobil’in denk bire bir tırı vırı bizdeki.

“BABAM KANSERDEN ÖLDÜ”

Babam kanserden öldü. Eşimin üç amcası kanserden öldü. Kayınbabam KOAH hastası. Teneffüs nedeniyle rahatsızlanıp hastaneye gittiğimizde, ‘Çoğulhan Mahallesi’nden mi geliyorsunuz? Bu bağır, Çoğulhan Mahallesi’nin ciğerine benziyor’ diye bizim ciğerimiz dahi imdi hastanelerde ünlenmeye başladı. Çocuklar elbette kim etkileniyor. Çocukların kâffesi soluk darlığı çekmeye başladılar.

“ESKİDEN KÖYÜMÜZÜN NÜFUSU 5 BİNE YAKINDI, ŞU ANDA BİN KİŞİ KALMADIK”

Köyümüzün bütün arazileri, düzensiz arazileri kamulaştırma edilmiş. Neden? Kömür nüfuz etmek üzere. Devletin santralini neden çalıştırmıyorlar. Çelikler Ana Ortaklık denilen şahsın santrali, yeri geliyor dört vahit, yeri geliyor üç birim çalışıyor. Ama devletin santrali, elden tıpkı vahit, bazı bazı çalışıyor. Tamlık dolayısıyla, çekicilik kirliliği dolayısıyla evini barkını bırakıp eksantrik illere kaçtı insanlar. İmkanı olmayanlar da burada külün altında hastalıklarla boğuşarak yaşamaya devam ediyor. Eskiden bizim köyün nüfusu ilkokul bine yakındı. Şu anda toplasan bin birey kalmadık.

Çoğulhan’üstelik esnafın çokları dükkanlarına kepenk vurup barhana vermiş. Elbistan Ovası’nın verimli ekincilik arazilerinin çoğu ise ekilmiyor. Ekilse bile verimli ürünler elde edilemiyor. Termik santralden sâdır tüm dolayısıyla şeker hastalığı pancarının yaprakları kuruyor.”

Tatar, bacalara filtre takıldığını, ancak santralin kapasitesini kaldırmadığı için yangın çıktığını öne sürdü.

“ÜÇ DEVAM KARDEŞİMİ KAYBETTİM”

Isıl santralde müteharrik ve santrale arz mail evlerden birinde oturan Mehmet Doğan de Bahçesinde cümle nedeniyle kötülük gören kâr ağaçlarını göstererek, “Ego, 15 senedir KOAH hastasıyım. Üç pare kardeşimi kaybettim bu hastalıktan. Minimum ücretle termik santralde çalışıyorum” dedi.

“KİMSE KALMADI Kİ. BİZİM GİBİ FAKİRLER KALDI”

Doğduğundan bu yana Çoğulhan Mahallesi’nde işlek 80 yaşındaki Emine Doğan ise “Külden ölüyoruz. Dışarıya haddinden fazla çıkmıyoruz, evde duruyoruz. Çoğu parçalanmamış yüzünden göçtü. Kâffesi amansız hastalık oldular. Kaynımın çocukları, ikisi da kanser oldu öldü. Kızım birlikte kanser. Kimesne kalmadı ki. Bizim kadar fakirler kaldı” diyerek konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

00-02.28 Termik Santrali’nden ayrıntı görüntü

02.28- 08.51 Çolhan Mahallesinde oturan işçi Ahmet Tatar

08.51- 09.25 meyve ağaçlarının üstünde tam teferruat görüntüleri

09.25- 10.08 Termik Santrali’nde çalışan işçi Mehmet Doğan

10.08- 11.10 Çolhan Mahallesi’nde oturan Emine Doğan

11.10- 15.19 Termik Santrali’nde işçi Nurettin Doğan

15.19- 16.43 Isıl santarli ayrıntı görüntüler



Share: